Her birey cinsiyeti ile doğar. Cinsiyet, “dişi” veya “erkek” olma şeklinde açıklanabilir. Cinsel kimlik ise kişinin cinsiyetinden haberdar olması ve cinsiyetine uygun davranışlar göstermesidir. Cinsel eğitim bireyin fiziksel, duygusal ve cinsel gelişimini anlaması, olumlu bir kişilik kavramı geliştirmesi, insan cinselliğine karşı, başkalarının haklarına, görüş ve davranışlarına saygılı bir bakış açısı edinmesi ve olumlu davranış biçimleri ve değer yargıları geliştirmesi eğitimidir.
Anne-babalar genellikle çocuk sormadan önce cinsel eğitim verme gereksinimi duymazlar. Çocuklar 3 yaşına doğru cinsellikle ilgili konuları merak etmeye ve sorular sormaya başlarlar. Bu yaştaki çocukların cinsellikle ilgili merak ettikleri ilk konu kızlar ve erkekler arasındaki bedensel farklıklıklardır. Böyle bir durumda çocuğa kızların ve erkeklerin farklı canlılar oldukları, bu yüzden bedenlerinde farklılıklar olduğu, bu bedensel farklılığın eksiklik ya da fazlalık olarak görmemesi gerektiği söylenebilir.
Çocukların üç yaşından sonra en çok merak ettikleri konu nasıl dünyaya geldikleri, bebeğin nasıl doğduğudur. Bebeğin nerede olduğu, oraya nasıl girdiği, nasıl dışarı çıkacağı ile ilgili soruları sıkça sorarlar. Annenin karnında özel bir yuva olduğu, bebeğin burada büyüdüğü, yeterince büyüdüğünde özel bir yoldan hastanede doktor yardımıyla dışarıya çıkarıldığı söylenebilir. Çocuk bebeğin nereden çıktığını merak ederse doğum çıkış yeri oyuncak bir bebek üzerinden gösterilebilir. Çocuklar bebeğin anne karnında nasıl nefes aldığını, karnını nasıl doyurduğunu merak ederler. Bebeğin anne karnındayken bizim gibi nefes alıp yemek yiyemediği, havanın ve yiyeceğin annenin karnında göbek kordonu denilen bir boru ile bebeğe geçtiği, ancak doğduktan sonra bizim gibi yemek yiyip nefes aldığı söylenebilir.
Zihinsel engelli çocuklarda cinsel gelişimin normal gelişim gösteren çocuklarla aynı sırayı izlediği ancak zihinsel gelişim düzeyine bağlı olarak daha yavaş ve geriden takip ettikleri görülür.
Zihinsel engelli
bireylerde cinsel gelişim incelenirken takvim yaşları değil, bireylerin gelişim
düzeyleri dikkate alınmalıdır.Bu şekilde değerlendirildiğinde sorun gibi
görünen pek çok durumun gerçekte sorun sayılamayacağı görülür. Örneğin takvim
yaşı 15, ancak zihinsel düzeyi altı yaş olan bir genç cinsel organlar,
bebeklerin nasıl doğduğu ile ilgili sorular sorabilir. Bu sorular altı yaş
zihinsel düzeyi için beklenen normal sorulardandır. Bu çocuklara gelişimsel
düzeylerine uygun eğitim ve tepkiler verilmelidir. Zihinsel engelli çocukların
genelde yaşıtlarından daha fazla cinsel ilgileri olduğu, daha fazla cinsel
içerikli davranışları olduğu düşünülür.Oysa bu çocuklar cinsel içerikli
davranışların nerede, ne zaman, hangi durumlarda uygun olup olmadığını bilemedikleri
için yani bir anlamda cinsel tipli davranışlarını kontrol edemedikleri için
böyle algılanmaktadırlar.
Çocuklar için uygun olduğunu düşünülen bazı davranışlar şunlardır:
Cinsel organlar, göğüsler hakkında soru sormak.
Banyo yapan birini gördüğünde ilgi ile izlemek.
Doktorculuk oynamak.
Evcilik oynamak, anne-baba ve değişik rolleri üstlenmek.
Bazen çok heyecanlı, gergin, korkmuş iken cinsel organına dokunmak.
Arkadaşları ile cinsellik hakkında konuşmak.
Kızsa erkek, erkekse kız arkadaşı olduğunu söylemek.
Giyinirken veya banyo yaparken yalnız olmak istemek.
Ayıp şakalar ve sözler duyduğunu söylemek, bunları tekrar etmek istemek.
Cinsler arasındaki farkları merak etmek.
Karşı cinsten birini rol gereği taklit etmek.
Hayvanların üremelerini incelemek.
Diğer çocukları ve yetişkinleri öpmek, onların kendisini öpmelerine izin
vermek.
Tüm bu sayılanlar çocuğun gelişim düzeyine göre normal sayılabilecek
davranışlardandır. Herhangi birini problem olarak tanımlamadan önce bazı
noktalara dikkat edilmelidir. Bunlar:
Zekâ düzeyine uygunluk,
Şiddet,
Sıklık ve sürekliliktir.
Örneğin:
Cinsel organlar, ile ilgili soru sormak normal davranışlardandır. Ancak çocuğun
çok fazla bilgi sahibi olmak istemesi, sürekli bu konuyu gündeme getirmesi veya
tam tersi, cinselliğe ilişkin korku ve kaygı göstermesi dikkat edilmesi gereken
durumlardır.
Bir oyunda karşı cinsi taklit etmek normal sayılır ancak sürekli karşı cinsin
rollerini istemek ve kendi cinsinden olmaktan hoşlanmamak problem sayılabilir
ve özel yardıma gereksinim duyulabilir.
Çocukta problem sayılabilecek bir cinsel davranış varsa gizlemek, görmezden
gelmek yerine profesyonel yardıma başvurmak, tedbirler almak gereklidir.Cinsel
eğitimin problemleri önleyebileceği, azaltabileceği, çözümlere yardımcı
olabileceği unutulmamalıdır.
Engelli çocuklara cinsel eğitim verirken bazı zorluklarla karşılaşılmaktadır.
Örneğin bazı çocuklarla göz kontağı kurmada güçlük çekilebilir; bazıları
konuşma problemi nedeni ile soru soramaz veya sorulan soruları cevaplayamazlar.
Ayrıca özrün tipi ve derecesine göre çok tekrar gerekebilir. Bunların yanında
bir konuya da dikkat edilmelidir.Bu çocuklara cinsel konularda eğitim verirken
üstü kapalı bir anlatım, gizli kelimeler, yapmacık benzetmeler
kullanılmamalıdır.Somut, açık, net, onların yanlış yorumlamasına izin
vermeyecek bir anlatım kullanılmalıdır.
Son yıllarda cinsel taciz konusu ve AIDS tehlikesinin gündeme gelmesinden sonra
sağlıklı cinsel eğitim programlarının hazırlanması gerekliliği vurgulanmıştır.
Bu programlarda sadece cinsel yaşam ile ilgili bilgiler değil, sosyal ilişkiler
ve kendine güvenin geliştirilmesi amaçlarının da yer alması gerektiği
savunulmaktadır.
Normal ve engelli çocukların cinsel
eğitim programlarına alınacak bazı başlıklar şunlar olabilir:
İnsan gelişimi
- Vücut algısı
- Fiziksel, duygusal, sosyal, zihinsel gelişimin desteklenmesi
- Cinsel kimlik kazanımı
İlişkiler
- Aile içi ilişkiler
- Arkadaşlarla ilişkiler
- Karşı cins ile ilişkiler
- Aşk/sevgi
Kişisel beceriler
- Karar verebilme
- İletişim kurabilme
- Kendini ifade edebilme
- Sorunları çözebilme
- Yardım isteyebilme
Cinsel davranışlar
- Masturbasyon
- Cinsel taciz
- Üreme
- Korunma
Toplum ve kültür
- Cinsel roller
Ergen yaştaki engelli kızların bilgilendirilmesini gerektiren için önemli konu ay başı kanamasıdır. Genç kızlar mutlaka konuyla ilgili önceden bilgilendirilmeli, psikolojik olarak hazırlanmalıdırlar. Vücudunun büyüyüp olgunlaştığı için bu olayın yaşandığı, artık genç kızlığa adım attığı anlatılmalı ve bunun yanında bakım ve temizlik konusunda da rehberlik edilmelidir.İlk ay başı kanamasında erkeklerin erkekliğe adım atması sayılan sünnette olduğu gibi minik bir kutlama yapılabilir.
KAYNAKLAR
Artan, İ.
“engelli çocuk ve gençlerin cinsel eğitimi”
Akagündüz, N. Yavuz, Ç. “cinsel eğitim” Çocuk Olmak Gelişim Sürecinde Etkili
Rehberlik