BÜTÜN KONULAR
Üyelik Girişi
Site Haritası
Seminer Takvimi
YALNIZLIK ÜLKESİ

Otizmde Cinsel Gelişim ve Eğitim

Yrd. Doç. Dr. AYTEN UYSAL
auysal@anadolu.edu.tr
ANADOLU ÜNİVERSİTESİ ENGELLİLER ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ

Cinsel Gelişim
İnsan birbiriyle etkileşen ve birbirleriyle paralel gelişen bazı gelişim boyutlarıyla bir bütündür.
Bedensel, zihinsel, duygusal, sosyal ve cinsel gelişim alanları bu boyutları oluşturur.
Hiçbir gelişim alanı diğerinden öncelikli düşünülmemelidir. Unutulmamalıdır ki insan tüm gelişim alanlarında paralel gelişim gösterdiğinde kendini gerçekleştirebilmektedir.
Cinsiyet rolünün kazanımında çocukların geçirdikleri psikoseksüel gelişim evrelerin de etkisi bulunmaktadır.
Freud ‘a göre Beş psikoseksüel gelişim dönemi var

  • Oral dönem
  • Anal Dönem
  • Fallik Dönem
  • Latent (Gizil) Dönem
  • Genital Dönem


Oral dönem (0-18ay): Bu dönemde ilk zevk alınan bölge ağızdır. Emme, çiğneme, ısırma çocuğun oral olarak ilk eylemleridir. Açlık ve susuzluk gibi gereksinimlerin anne memesiyle gideriliyor olması hoşnutluk verir. Bunlar çocuğun ilk zevkleridir. Bu dönem zeka gelişiminde de duyu-devin dönemi olarak adlandırılır. Bu dönemde duyulara yönelik gerçekleştirilen eylemler çocuğun pek çok zihinsel
yapı oluşturmasına da hizmet eder. Bu dönemde temel gereksinimlerin giderilmesi çocukta temel güven duygusunun ve bağımsız kişiliğin gelişmesinde önemli bir etken olarak görülmektedir. Temel gereksinimlerin giderilmemesi ya da aşırı doyurulması güvensizlik, bağımlı kişilik, sürekli alma isteği, ağızla ilgili olumsuz alışkanlıkların (parmak emme, tırnak yeme, sigara tiryakiliği) gelişmesine zemin oluşturduğu belirtilmektedir.
Temel gereksinimlerin giderilmesi sırasında annenin tavrı ya da bakıcının tarzı da önemlidir.

Anal dönem (18-36.ay): Bu dönemde zevk alınan ikinci bölge anüs’tür. Çocuğa hoşnutluk veren beden kontrolüne yönelik girişimleri onun dışkısını kontrol etmesini sağlar. Bu kontrol çocuğun edilgenlikten bağımsızlığa geçmesini sağlayan ilk eylemdir. Çocuk çişini ve kakasını kontrol ederek tamamen yetişkine bağımlı yaşamını bir bağlamda da olsa sona erdirmektedir. Fakat bu ayrılma ve bireysellik çocuğun karmaşık duygular yaşamasına da neden olmaktadır.
Anal dönem zeka gelişiminde işlem öncesi dönemin, sembolik evresi olarak adlandırılmaktadır.
Çocuk duyu-devin dönemindeki kişi ve nesnelerle etkileşme duyu-girişimlerine dayalı olarak kişi ve nesnelerin sembolleri ile ilişkilendirebilmektedir.
Bu nedenle tuvalet eğitimi yapılırken annenin tavrı ve bakıcının tarzı çok önemlidir.
Uygun olmayan davranışlar çocukta inatlaşma, katı görüşlülük, aşırı düzen veya cimrilik gibi davranışların alt yapısını oluşturabildiği belirtilmektedir. Her şeyin yolunda gittiği bir eğitim süreci sonunda ise çocuğun uyumlu ilişkiler geliştirebilme, özerk, bağımsız, girişimci, kararlı ve iş birliği yapabilme yeteneklerinin gelişmesine yardımcı olunacağı ifade edilmektedir.

Fallik dönem (36-60.ay): Bu dönemde zevk alınan bölge cinsel organlardır. Çocuk bedenini tanıma ve kontrol altına alma girişimlerini bu dönemde de sürdürdüğünden cinsel organlarıyla oynama çocuğun sıkça yaptığı eylemlerdendir. Normal gelişim gösteren çocuklarda bu dönemde Oedipus ve Elektra karmaşasından söz edilmektedir. Çocuk hemcinsi ebeveyni ile özdeşim kurmaya çalışırken diğer yandan da ceza kaygısı hissettiğinden, ahlak dışı veya günahkar olarak yargılanma korkusu yaşamaktadır.
Fallik dönem zeka gelişiminde işlem öncesi dönemin, sezgisel evresi olarak adlandırılır. Çocuk zihinsel
olarak sıralama, sınıflama yapabilmekte, sembolik oyunlarla cinsel korunumun gelişimini yansıtmaktadır. Zihinsel performansı bu dönemin karmaşasını anlamlandırarak aşmasına yetmediği için sıkça soru sorarak netleşmeye çalışır. Bu nedenle bu dönem en çok soru sorulan dönemdir. Çocuğun soruları geçiştirilmeksizin sabırla ve anlayacağı dilden yanıtlanmalıdır. Bu dönemdeki çatışmaların,
karmaşanın halledilememesi suçluluk,cinsel yönelimlerinin bastırılması ile sonuçlanabileceği belirtilmektedir.

Gizil (Latent) dönem (6-11y): Bu dönemde cinsel konulara olan merakın azaldığı söylenmektedir.
Aslında önceki dönemlerde edinilenlerin pekiştirilme evresidir.
Çocuk kendi cinsine ilişkin toplumsal rolleri (kaşıt cins ebeveyne sevgi ile yönelim)yineleyerek dener.
Öğrendiklerinin farklı ortamlardaki (okul, oyun, akraba çevresi) geçerliliğini çevreden aldığı dönütlerle
sınar.Bu denemeler, öğrenmelerini pekiştirirken, uyarlama becerilerinin de arttırılmasına yarar. Gizlenmiş gözlemleme yoluyla farklı modellerle de özdeşimler kurmaya başlar.
Pekiştirme evresi olarak iyi değerlendirildiğinde önceki evrelere ilişkin edinimlerin desteklenmesi ve
eksiklerin telafi edilmesi için uygun bir dönemdir.

Genital Dönem   (11-18): Bu dönem ergenlik dönemini de kapsar. Çocuk fiziksel farklılığını anlamıştır ve değişmezliği kabullenmeye çalışır. İçinde yaşadığı toplumda cinsler arası ayırımcılık ne kadar az ise bu süreç o kadar kolaylaşır.Bu dönemde bir gruba dahil olma çok önemlidir.
Çocuğun kafasındaki ileriye dönük belirsizlik (gerçekçi amaçlar, meslek belirleme) bazen dahil olunacak grubun yanlış seçilmesine ve ya grup değiştirmesine neden olur.
Hemcinsi olan ebeveyni model alarak bağımsız bir yetişkin gibi karşı cinse olgun bir sevgi gösterimi sergilemeye çalışır.
Artık çocuğun ilgi odağı kendisi ve ailesi dışında bir kişi olmuştur. Aile ile ilgili çözümlenmemiş karmaşa varsa yeniden gündeme gelir.


OTİSTİK (+MR)ÇOCUKLARIMIZ İÇİN YENİDEN GÖZDEN GEÇİRELİM

Özel eğitime gereksinim duyan çocuklarda psikoseksüel gelişim açısından farklılıklar söz konusu mudur?
Sentilhes’e göre cinsellik kavramının gelişimi duygu ve aklın birlikte kullanımını gerektirir. Zeka düşünmeyi, yorum yapmayı, olaylar arasında ilişki kurmayı, seçenekler oluşturmayı, uygun tercihler yapmayı sağlar.
Cinsel gelişim, fiziksel gelişim ve olgunluğu temel alan eylemsel girişimlerin zihinsel kapasiteye göre
anlamlandırılmasıyla sağlanan cinse özgü duygusal ve sosyal gelişim alt yapısının oluşturulması anlamına geldiği söylenilebilir.

Özel eğitime gereksinim duyan çocuklarımızın eğitimlerini planlarken her zaman normal gelişim evrelerinde edinilmesi gerekenler rehber olarak kullanılmaktadır.
Genellikle özel eğitime gereksinim duyan çocukların gelişim evrelerinden aynı sıra ile ancak farklı süreçte geçtikleri fikri kabul edilmektedir. Bu zihin gelişimi için nasılsa cinsel gelişim içinde öyle ele alınmalıdır.
Bu bağlamda cinsel gelişimi anlamamızı sağlayacak psikoseksüel gelişim evrelerini yeniden gözden geçirerek neleri ne zaman öğretmemiz gerektiği konusunu gözden geçirelim.

Özel gereksinimli çocukta, Oral dönemdeki (0-18ay) gelişimi sağlayan emme, çiğneme, ısırma gibi ilk eylemlerin geciktiği ya da hiç gerçekleşmediği görülebilmektedir. Çoğu zaman Otistik (+zihin özürlü) çocukta duyusal algılara dayalı etkileşim girişimleri ve devinime dayalı ilişkilendirmeler de sınırlı kalmaktadır. Oral dönemdeki gelişimi sağlayan açlık ve susuzluğun anne memesiyle giderilmesiyle yaşanacak olan hoşnutluk yaşanamaya bilmektedir.

Beklenen temel güven,bağımsız kişiliğin gerçekleşememesi sürekli alma isteğinin, ağızla ilgili
olumsuz alışkanlıkların (parmak emme, tırnak yeme) görülme olasılığının artmasına neden olmaktadır. Bu dönemi normal gelişim özelliği göstererek geçiren otistik çocuklarımız erken tanılandıklarında avantajlı sayılabilirler.
Bu dönemdeki edinimlerin sağlanabilmesi için, ağızla yapılan girişimlerin zihinsel gelişimi destekleyici
denemelere dönüştürülmesi planlanabilir. Yumuşak ve yuvarlak hatlı sert nesneler; farklı renkle kodlanmış nesneler; tatlar; aynı renkte fakat farklı kokuyla eşlenmiş tatların denetilmesi gibi etkinliklere yer verilebilir.

Anal dönem (18-36ay) ikinci zevk bölgesi anüs kaslarına yönelik kontrol girişimlerine dayalı dışkı kontrolünün geliştiği dönemdir.
Böylece çocuğun edilgenlikten-bağımsızlığa geçişi de gerçekleşmektedir.
Bu dönemde çocuk zeka gelişiminde işlem öncesi dönemin sembolik evresinde olduğundan, çoğu zaman zihin özürlü otistik çocuk duyu-devin dönemindeki kişi ve nesnelerle etkileşme girişimlerine dayalı olarak geliştirmesi gereken, kişi ve nesnelerin sembolleri ile ilişkilendirilmesinde de sınırlı kalmaktadır.

Bu nedenle tuvalet eğitiminde gecikmeler olabildiği gibi eğitim sırasında klozet veya diğer aparatların
kullanımında da kullanımında zorluklar yaşanabilmektedir. Bazı çocuklarda ise kaka eğitimi başladıktan sonra yeniden beze dönme ısrarının oluştuğu gözlenmektedir.
Bu çocuğun ayrılmaya karşı gösterdiği direnç olarak değerlendirilmeli tuvalet kullanımı desteklenerek kararlı olunmalıdır.
Eğitimi yapan kişinin çocukla etkileşim biçimi bu döneme özgü inatlaşmanın oluşmaması bağlamında önem taşır.Anal dönem cinsel tacize karşı korunma eğitiminin başlangıcını oluşturacak ebeveyn
tepkilerinin başlatılması gereken bir dönem olarak da önemlidir.

Fallik dönemde (36-60ay) gelişimini sağlayan zevk bölgesi cinsel organlardır.
Bu dönemde, cinsel organlarla oynama en sık görülen davranış biçimidir.
Otistik (+zihin özürlü) çocuk bedeniyle oynamayı tekrarlayan davranış biçimine dönüştürebilir. Bu davranışın hoşnutluğu kendi içinde olduğundan giderek sıklığı artabilir.
Bu dönemde, en sık görülen ikinci davranış soru sormadır. Otistik (+zihin özürlü) çocukta soru sorma pek görülmez. Benzer şekilde hemcinsi ebeveyni ile özdeşim kurma girişimlerini de başlatmayabilir.
Bu nedenle normal gelişim gösteren çocuklar için söz konusu olan Oedipus ve Elektra karmaşasını da
yaşamazlar. Çocuk zihinsel performansına göre sıralama, sınıflama yapma konusunda yeterliğe sahip değilse cinsel korunumun gelişimine ilişkin yansıtma da yapamaz.
Bu dönemde, cinsel organlarla oynama, istenilen bir davranış değildir. Bu yüzden bendini tanıma girişimi cinsel kimliği öğretme ve benimsetme çalışması şeklide değerlendirilmelidir.
Çocukta sınıflama ve sıralama becerileri gelişmeye başlamış ise tacizden korunmada güven çemberi
çalışmasının yapılabileceği dönemdir.

Gizil (Latent) (6-11y) dönemde cinsel konulara olan merakın azaldığı ve önceki dönemlerde edinilenlerin pekiştirildiği bir evredir. Otistik (+zihin özürlü) çocuk kendini geliştirmeye yönelik girişimleri kendisi başlatmayacağı için bu dönemde planlanmış çalışmalar önceki dönemlere ilişkin edinimlerin telafi edilmesi için değerlendirilebilir.
Otistik (+zihin özürlü) çocuk kendi cinsine ilişkin toplumsal rollerin tam olarak farkında olamayabilir ancak kaşıt cins ebeveyne sevgi ile abartılı bir yönelim sergileyebilirler.
Erken tanılanmış ve eğitim alan bazı çocuklarda gözlemleme yoluyla farklı modellerle de özdeşimler kurma gözlenebilir.
Gizil (Latent) dönemde kaşıt cins yetişkine sevgi ile yönelimin olumsuz sonuçlanmaması için bu dönem başında iyi ve kötü dokunmanın öğretimi yapılabilir. Okulda yaşıt karşı cinse tepkili yönelim ekip yöntemi ile kırılmaya çalışılmalıdır. Gerekirse izinsiz fiziksel temas çalışılmalıdır.

Genital dönem (11- 18) dönemde Otistik (+zihin özürlü) çocukta fiziksel gelişime dayalı olarak farklılaşma başlar.
Ancak çocuk bu farklılığı anlamlandıramaz. Ancak içinde yaşadığı toplumun cinsler için belirlediği yaptırımlara buymak zorunda olduğundan bu konuda çok iyi bir eğitimden geçirilmesi gerekir. Hemcinsi olan ebeveyni model alarak bağımsız bir yetişkin gibi karşı cinse olgun bir sevgi gösterimi sergilemeye çalışır. Ancak çocuğun ilgi odağı kendisi ve ailesi dışına çıkamadığı için sorunlar yaşanabilir. Otistik (+zihin özürlü) çocuğun özellikleri ve eğitim konusunda aile yeteri kadar bilgilendirilmemiş ise aile içinde çözümlenmemiş karmaşa yeniden gündeme gelir.

CİNSİYET EĞİTİMİ


Çocuğun tüm gelişim alanlarındaki gelişiminin takip edilerek cinsiyetine uygun rollerini kabul etmesine, kendi cinsi ile karşı cinsin özelliklerini anlamasına, kendi cinsiyle ilgili özelliklerle bir bütünlük içinde yaşamasına yardımcı olmak amacıyla verilen bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmalarıdır.
Çocuklukta başlaması gereken cinsiyet eğitimi, çocukta cinsellik kavramının gelişimiyle ergenlik döneminde son şeklini alır. İnsandaki cinsellik anlayışı, hayvanlardaki cinsel içgüdüden farklı olarak duygu ve düşüncelerin birlikte ele alındığı bir eğitim süreciyle geliştirilir.
İçinde yaşanılan kültür, gelenek, din, hukuk, ekonomi vb. bağlı olarak cinsiyet eğitimi de Farklılaşır ve farklı cinsellik anlayışlarının gelişmesine neden olur. Çocuğun kendisinden beklenen uygun cinsiyet rolünü kazanması, içinde yaşadığı toplumun, çevrenin ve ailenin etkisiyle sağlanmaktadır.

Tüm gelişim alanlarında gelişimini tamamlayan bireyin, bağımsız bir birey olmasını sağlamak ulaşılmak istenen son noktadır.
Bağımsızlık, kendi sınırları içinde özerk ve dokunulmaz olmak demektir. Bireyin bedeni bu dokunulmazlık sınırını oluşturur. Öyleyse, bireye bağımsız olduğunu öğretmenin bir yolu, bireye öncelikle bedeninin dokunulmazlığı olduğunu öğretmektir.
Bunun için anne-babaların ve toplumun tutum değiştirmesi gerekmektedir. Her toplumda yaşanan sorunlar farklılaştığı için de sorunların çözümünün her toplum, her aile, her birey için değişmektedir

Cinsiyet Eğitimi/Cinsel Kimliğini Benimsetme

Cinsel kimliği fark etme Anal dönemde (18-36 ay) başlayan ve Fallik dönemde (36-60.ay) cinsel korunum gelişimiyle devam eden bir süreçtir. Latent Dönemde (6-11 yaş) pekiştirilen cinsel kimliğin yaşantıların niteliğine göre Genital dönemde yeniden sorgulandığı da bilinmektedir.
Cinsel Kimliği Benimsetme çalışmaları her gelişim dönemi içinde gelişime paralel olarak farklılaştırılarak sürdürülmelidir. Her döneme ilişkin bazı etkinlikler veya öneriler aşağıda sıralanmıştır.

Anal dönemde (18-36 ay)Bu dönemde çocuk farklılıkları fark etme boyutunda cinsiyetini ayırt eder. Ebeveynin kendisi için seçtiği giysilerin ve renklerin cinsiyete uygun seçerek giydirme,
Aynada izlediği görüntüsünün (saç şekli) cinsiyetine uygun olması, Paralel oyun oynasa da karşıt cins ve kendisi için seçilen oyuncaklarla, Ebeveynin kendisi için kullandığı “kızım”,”oğlum” sıfatlarıyla
Paralel oyun fırsatlarını eğitim amaçlı sohbetlerle tamamlanmasıyla, Kendisi için seçilen oyuncakların uygun olmasıyla, Farklı sıfatlarla seslenmek yerine cinsiyetine uygun sıfatı daha sık vurgulanması,
Farklılığı fark etmesini sağlayacak oyunlara dikkatini çekme ebeveyn ve eğitimciler tarafından dikkat edilecek konulardır.


Fallik dönemde (36-60.ay) Kendi vücudunu incelemesine uygun ortamlarda toleranslı davranma Kendi vücuduyla ilgili incelemelerine öğretim fırsatı olarak değerlendirilmesi sorduğu soruların tümüne düzeyine dil düzeyine uygun verilecek yanıtlara oynadığı sembolik oyunlara aldığı dönütlerle cinsiyetine ilişkin ayrıntılarını öğrenir ve kendi cinsiyetini benimseyerek karşı cins ebeveyne sevgi ile yönelir. Cinsiyetine uygun rolleri oynadığında pekiştirme. oynadığı sembolik oyunlarda cinsiyetine uymayan rolleri benimsediğinde eleştirmek yerine sohbet başlatma, karşı cins ebeveyne aşırı düşkünlüğünü öğretim amaçlı kullanma, sevgi gösterim yollarını çeşitlendirme, fiziksel etkileşimleri izin alarak yapması halinde onaylayıcı tepki verme ebeveyn ve eğitimciler tarafından bu dönemde dikkat edilecek konulardır.

Latent Dönemde (6-11 yaş) Hemcinsi olan ebeveyni gözlemlediğinden, ebeveynin kendi cinsel rollerine ilişkin eleştirilerini abartmamalıdır.Hem cinsi yaşıtlarının tepkilerine ilişkin akıl yürütmeye çalışır.Hemcinsi yaşıtlarının yaptıklarını anlatırken dinlemeli yolunda gitmeyen tepkilerine ilişkin farklı bakış açısı ile akıl yürütmesi sağlanmaya çalışılmalıdır.
Karşı cins yaşıtlarıyla kıyaslanmamalıdır. Bu dönemde yavaş yavaş karşı cins yaşıta karşı yanlı bakmaya başlar. Cinsiyetiyle ilgili sosyal rolleri fark eder, kimilerini kabullenir. Cinsiyeti nedeniyle sınırlama getirilmemeli, farklı nedenlerle sınırlama açıklanmalıdır.
Karşı cins yaşıtlarıyla paylaşabileceği ortak etkinlikler düzenlenmelidir. Cinsiyetiyle ilgili sosyal rolleri oynadığında atılmamalı, rolünde yaptığı değişimler üzerine sohbet edilmelidir.


Genital dönemde (11-18) Cinsel gelişimi nedeniyle oluşan değişimlerin etkisine öfkelenebilir. Cinsel gelişimi nedeniyle vücudunda oluşan fiziksel değişimler nedeniyle kendini kontrol edebilmesi için zararın göz ardı edildiği denemelere yer verilmelidir. Görünüşüne ilişkin yarattığı güzellikler farkedilmeli ve pekiştirilmelidir. Rol modelindeki beğenmediği cinse özgü davranışları farklı modellerle kapatmak için yapacağı tercihler için sıkıntı duyar bunları sorgulaması sağlanmalı. Tek başına karar vermek ve değişmezliği sorgulamak ister. Bağımsız aldığı kararların mümkün olduğunca kendine sorgulatılacak sohbetler yapılmalı, doğrudan yargılar söylenmelidir Hormonal değişim nedeniyle oluşan öfkeli davranışları içinde kızgınlık yokmuş gibi değerlendirilmeli Cinsiyetine uygun olduğu ve daha önce yerine getirdiği rollerinde yarattığı değişimlerle ilgili sohbet edilmelidir. Cinsiyete uygun rolleri için olumlu birden fazla örnek verilerek tercihler sıkıntı giderilmelidir. Gelecekte yapacağı rolleri anlattığında paniğe kapılmadan o rol için yapılması gereken hazırlıklar üzerine sohbet başlatılmalıdır. Değişmezliği sorgulamak istediğinde tarafsız kalarak sohbet edilmelidir.

Tacize Karşı Koruma

Güven Çemberi Önkoşul Becerileri 
Güven çemberi oluşturulabilmesi için çocuğun çevresindeki kişileri birbirinden ayırt etmesi, Sembolleri (fotoğrafları) gerçek nesnelerle (kişilerle) ilişkilendirebilmesi gerekir. 

Anal dönem(18-36) zeka dönem gelişiminde işlem öncesi dönemin, sembolik evresi olarak adlandırılır. Normal çocuk duyu-devin dönemindeki kişi ve nesnelerle etkileşme girişimlerine dayalı kişi ve nesnelerin sembolleri ile ilişkilendirebilmektedir. Bu deneyimine dayalı olarak da temel güven duygusu pekişmektedir.

Fallik dönemde (36-60 ayda) çocukta gelişen sınıflama ve sıralama becerilerine dayalı olarak tacizden korunmada güven çemberi çalışmasının yapılabileceği dönemdir.Gelişimsel geriliği olsa bile nesne sembol eşleme performansına sahip çocuklarda güven çemberi çalışmasının başlatılabileceği bilinmelidir.Güven çemberi çalışması çocuğun kendini koruyamayacağı dönemde onun güvenliğini sağlama amaçlı bir çalışmadır. Gelişim geriliğine sahip çocuklar için kendini korumanın gelişimi daha uzun bir süreç alacağı için güven çemberi yapılması gerekli bir çalışma olarak düşünülebilir. Güven çemberi çocuğun temel güven duygusunu pekiştirici bir etkinlik olarak da düşünülebilir. Kime güven duyması gerektiğini, pekiştirerek ayırt etmesi sağlanmaktadır.

Bu çalışmayı yapacak öğretmenin cinsel gelişim hakkında bilgisi olmalıdır. Çalışma öncesinde aileyi cinsel gelişim hakkında bilinçlendirmelidir. Güven çemberi çalışmasının amacı ve yararları konusunda aileyi bilgilendirmelidir. Bu çalışma için aileyi işbirliği yapmaları konusunda ikna etmelidir.
Aileden kendilerine yakın olan ve her anlamda güvenebilecekleri kişileri listelemeleri istenerek çalışma
başlatılır. Aileye taciz konusunda bilgilendirme yapılır. Yapılan bilgilendirme doğrultusunda oluşturulan liste aile ile birlikte gözden geçirilir. (Aileye çok kişiye değil tam güvenilir kişilere gereksinim duyulduğu açıklanmalıdır) Güven çemberindeki kişi sayısı çocuğun yaşına göre de düşünülmelidir.

Seçilerek oluşturulan son listedeki kişilerin (son dönemde çekilmiş) resimleri istenir. Resimlerin ebatları sandart hale getirebilmek için dijital çekim yada bilgisayar kullanılabilir. Resimler 5 taneden fazla ise set oluşturulur. Resimlerin yanında kullanılacak ilişkisiz resimlerde hazırlandıktan sonra öğretime başlanır. Ayrık denemelerle, Eşzamanlı Öğretim Yöntemiyle ya da Doğal dille doğrudan öğretim yöntemiyle resimler çocuğa öğretilir. Öğretim ölçütü %100 olarak alınır. Öğretim ölçüt ardışık
olarak üç kez karşılandığında sonlandırılır.


Eşzamanlı Öğretim Süreci

Öncül-Hedef uyaran: Hangisi tanıdık 
Öncül-ipucu: Bu Ayşe hala, bunu tanıyoruz
(şimdi sen söyle)
Davranış: Bunu tanıyorum, bu Ayşe halam
Davranış sonrası uyaran: Pekiştirme (belirlenmiş etkili pekiştireçle)

Doğal Dille Doğrudan Öğretim Süreci

Karşılıklı oturularak masanın üzerine bir tanıdık birde tanıdık olmayan kişilerin resmi konur.Öğrencinin her iki resme bakması sağlanır ve tanıdık kişi hakkında mini bir sohbet yapılır.”Bu teyzemiz, teyzemizi tanıyoruz o seni parka da götürüyor dimi”
Tanıdık olmayan kişinin resmine bakılarak bu tanıdık değil deriz
Sonra çocuğa hangisi tanıdık diye sorarız ve göstermesini isteriz
Hangisi tanıdık değil diye sorarız ve göstermesini isteriz
Her ikisine de gösterdikten sonra tanıdığın resmini masanın bir kenarına tanıdık olmayan kişinin resmini masanın diğer yanına konur
Güven çemberindeki diğer iki resmin öğretimine geçilir.

Genellikle okul çağına kadar etkileşimlerinin çoğunu ebeveyn ve yakın çevresiyle gerçekleştirdiği için fiziksel etkileşimin sınırları tam öğrenilemeyebilir.
Çocuk yakın çevresi ile geliştirdiği samimi davranışları genelleyebilir.
Gelişim geriliği olan çocuklar için yetişkinler, gereğinden fazla toleranslı davranarak farklı kişilerle kurulacak etkileşimler için uygun olmayan sınırları belirginleştirmiş de olabilirler.


Tacize Karşı Koruma İzinsiz Fiziksel Teması Reddetme


Latent dönemde (6-11yaş) kaşıt cins yetişkine sevgi ile yönelimin olumsuz sonuçlanmaması için bu dönem başında izinsiz fiziksel teması reddetmenin öğretimi için uygun bir dönemdir. Okulda yaşıtı karşı cinsel tepkili yönelimin önüne geçilmesi için de izinsiz fiziksel temasta bulunmama çalışılmalıdır.
İzinsiz fiziksel teması reddetmenin öğretimi;
Güven çemberine dayalı öğretim
İzin alma ve izin verme öğretimi
İyi ve kötü dokunmanın öğretimi
Olmak üzere farklı şekillerde yapılabilir.

İzinsiz Fiziksel Teması Reddetmeyi Güven Çemberine Dayalı Öğretme
• Güven çemberine dayalı izinsiz fiziksel teması reddetmenin öğretimi;
• Ek bilgi sunumlu eşzamanlı ipucuyla öğretim şeklinde yapılabilir
• Güven çemberi öğretimi tamamlandıktan sonra tuzak sunumu şeklinde yapılabilir.

Ek bilgi sunumlu eşzamanlı ipucuyla öğretim
Öğrencinin önüne güvenilen bir kişi ile tanımadığı birinin resmi konur
Öğrencinin düzeyine uygun olarak belirlenen yönerge verilir (Bunlara iyice bak) Öğrencinin düzeyine uygun olarak belirlenen (fiziksel, model, işaret, sözel) ipucu verilir (Bak bu Nur Teyze onu tanıyorsun)
Şimdi sıra sende ‘Hangisini tanıyorsun, hangisi teyzen’
Öğrencinin tepkisi doğru ise pekiştirilir ve evet nur teyze ile sıkı sıkı sarılabiliriz. (kocaman bir öpücük verebiliriz, onunla evden uzağa gidebiliriz v.b.) diyerek ek bilgi sunumu yapılır
Öğrenci hatalı tepki verirse düzeltme (hayır bu nur teyze) /görmezden gelerek bir sonraki denemeye geçeriz.

Güven çemberi öğretimi tamamlandıktan sonra tuzak sunumu

Güven çemberi öğretimi tamamlandıktan sonra bu çember dışındaki insanlar tarafından farklı ortamlarda tuzaklar planlanır.
Bu tuzaklar sırasında öğretmen çocuğun görmese bile duyabileceği yerlerde durarak vermesi gereken tepki için yönerge verir.
Çocuğun aldığı yönergeye uygun tepkileri anında pekiştirilir. Çocuk 5/5 tuzaklara uygun tepki verdiğinde doğal ortamlarda farklı zamanlarda tuzaklar ile yoklama yapılır.
Bu tuzaklara yönerge almadığı halde uygun tepki verirse öğretim sona erdirilir.

İzinsiz Fiziksel Teması Reddetme İçin İzin alma ve izin verme öğretimi
İzin alma ve izin verme öğretimi çocuğun yaşantısında daha önce yer almış olan bir öğretim biçimidir. Genellikle izin alma, Çocuğa kendisine ait olmayan nesneleri elde etme, Alması gerekenden fazlasını talep etme, İstediği etkinliği yapma, Bir alana girme, gibi durumlar için öğretilmiştir. İzin alma ve izin verme öğretimi yeni bir durum için yeniden öğretilmelidir. Birine dokunacağı, sarılacağı ya da öpeceği zaman izin alması gerektiği çocuğa öğretilebilir. İzin alma öğretimi, Gömülü öğretim şeklinde ayrık deneme sistematiğiyle veya Yanlışsız öğretim yöntemlerinden biriyle yapılabilir.


Tacize Karşı Koruma-İzin alma

Gömülü öğretim şeklinde ayrık denemelerle öğretim
Öğretmen etkileşim süreci içinde fiziksel temas oluşan rutinleri, oluşturulabilecek durumları belirler.
Belirlenen fiziksel temas biçimlerinin her biri için oluşması olası doğal fırsatlar için planlama yapar.
Her birinde bir ayrık deneme şeklinde öğretim sunumu yapar
Gömülü öğretimde rutinler ve etkinlikler kullanıldığından, ayrık denemelerde olduğu gibi çok kısa aralıklarla öğretim denemelerine yer verilmez. Etkinliklerin doğal oluşum zamanları içine dağılır.
Her bir denemede; Öncül-Hedef uyaran: yönerge,öncül-İpucu: ipucu, Davranış: Öğrenci tepkisi, Davranış sonrasın uyaran: sonuç sıralamasına uyulur.

Ayrık denemelerle gömülü öğretim süreci;
İçine gömülecek durum oluştuğunda ayrık deneme başlatılır,
YÖNERGE şimdi ne yapmamız gerekiyor
İPUCU (model) sarılabilir miyim?
ÖĞRENCİ TEPKİSİ sarılabilir miyim?
SONUÇ aferin tabii ki sarılabilirsin
İzin isteme davranışı akıcılık düzeyinde kullanılır hale gelinceye kadar uygun tepki izin verilerek pekiştirilir. Ancak sonrasında izin istemen çok güzel ama bu sefer olmaz diyerek uygun tepki pekiştirilse de isteğinin reddedilmesini kabul etme öğretilir.
Bu öğretim de yanlışsız öğretim yöntemlerinden biriyle (eşzamanlı veya sabit bekleme süreli öğretim yöntemi ile) yapılabilir. Hangi yöntemle öğretileceğine, izin alma davranışının çocuğun repertuarında ne kadar olduğuna ilişkin olarak karar verilir. Farklı durumlar için biliyor da yeni durum için öğretiliyorsa sabit bekleme süreli öğretim; Repertuarında yok denecek kadar az veya yeni öğreniyor denecek kadar
sınırlı şekilde yer alıyorsa eşzamanlı ipucuyla öğretim tercih edilebilir.

Yanlışsız öğretim yöntemlerinden sabit bekleme süreli öğretim yöntemi ile öğretim süreci;
Öğrencinin düzeyine uygun olarak belirlenen yönerge verilir
(Şimdi ne demen gerekiyor)
Belirlenen süre kadar bekle (5sn)
Öğrencinin düzeyine uygun olarak belirlenen (fiziksel,model,işaret,sözel)(fiziksel,model,işaret,sözel) ipucu verilir (Bir kere öpebilirmiyim?
Şimdi sıra sende ‘ne diyecekmişsin’
Öğrencinin tepkisi doğru ise pekiştir (yanlış ise hata düzeltme/görmezden gelme uygula) bir sonraki denemeyi başlat Ard arda kaç deneme yapılacağı kararlaştırılır
Yanlışsız öğretim yöntemleriyle öğretim; Öyküleme tekniğinde, Dramatizasyonda, Similasyon sırasında da kullanılabilir.

İyi ve kötü dokunmanın öğretiminde de izin alma öğretimi sistematiği kullanılabilir. Öğrencinin performansı uygun ise, iyi ve kötü dokunma davranışı öğretilirken ek bilgi sunumu şeklinde bu durumda verilmesi gereken tepki de öğretilebilir. Öğretim Video Model kullanarak öğretilebilir.
Bu durumda videolar bir yetişkin ve bir çocuğun yer aldığı görüntülerden oluşturulur. İyi ve kötü dokunma da Yanlışsız öğretim yöntemlerinden biriyle (eşzamanlı veya sabit bekleme süreli öğretim yöntemi ile) öğretilebilir.


Tacize Karşı Koruma-Kandırılmayla Başa Çıkma


Kandırılma sadece çocuklar için değil yetişkinler içinde sorun olan bir davranıştır. Kandırılma gelişim geriliği gösteren bireyler için olduğu kadar normal bireyler için de söz konusudur. Ancak zarar görmemesi için gelişimsel geriliği gösteren çocuklarda kandırılmayı bertaraf edecek davranış biçiminin çok erken dönemde öğretilmesi ve istikrarlı bir şekilde sürdürülmesi gerekir.
Bu öğretimin birinci basamağı evin dışında ve güven çemberinin dışındaki hiç kimseden hiçbir zaman hoşlandığımız şeylerin alınmamasıdır.
Hiç kimseden hiçbir zaman hoşlandığın bir şeyi alma sözünün eylem şeklinde öğretimi ne kadar erken
dönemde başlatılırsa o kadar iyi olur.
Ancak öğretim sonradan yapılıyorsa güven çemberine dayalı olarak öğretilebilir.Kandırılmayla başa çıkma öğretimini, güven çemberine dayalı izinsiz fiziksel teması reddetmenin öğretiminde kullandığımız ek bilgi sunumlu eşzamanlı ipucuyla öğretim sırasında sunulan ek bilgi şeklinde yapılabilir.
Çünkü kandırılma sonrası izinsiz fiziksel temas olma olasılığı yüksektir.

Kandırılmayla Başa Çıkmanın Ek Bilgi Sunumlu Eşzamanlı İpucuyla Öğretimi

Öğrencinin önüne güvenilen bir kişi ile tanımadığı birinin resmi konur
Öğrencinin düzeyine uygun olarak belirlenen yönerge verilir (Bunlara iyice bak)
Öğrencinin düzeyine uygun olarak belirlenen (Bak bu Nur Teyze onu tanıyorsun, onu öpebilir ve onun verdiklerini alabilirsin)
Şimdi sıra sende ‘Hangisini tanıyorsun, hangisi teyzen’
Öğrencinin tepkisi doğru ise pekiştirilir ve evet nur teyze ona sıkı sıkı sarılabiliriz ve verdiği şeyleri alabiliriz. (Evet nur teyze ona kocaman bir öpücük verebiliriz ve verdiği şeyleri alabiliriz.
Evet nur teyze onunla evden uzağa gidebiliriz ve verdiği şeyleri alabiliriz v.b.) diyerek ek bilgi sunumu yapılır Öğrenci hatalı tepki verirse düzeltme (hayır bu nur teyze) /görmezden gelerek bir sonraki denemeye geçeriz.

Kandırılmayla Başa Çıkmanın Güven Çemberine Dayalı Olarak Öğretimi

Öğrencinin önüne güvenilen bir kişi ile tanımadığı birinin resmi konur
Öğrencinin düzeyine uygun olarak belirlenen yönerge verilir (Bunlara iyice bak)
Öğrencinin düzeyine uygun olarak belirlenen (Bak bu Nur Teyze onu tanıyorsun, onun verdiklerini alabilirsin)
Şimdi sıra sende ‘Hangisini tanıyorsun, hangisi teyzen’
Öğrencinin tepkisi doğru ise pekiştirilir ve evet nur teyze verdiği şeyleri alabiliriz diyerek ek bilgi sunumu yapılır
Öğrenci hatalı tepki verirse düzeltme (hayır bu nur teyze) /görmezden gelerek bir sonraki denemeye geçeriz.



ERGENLİK DÖNEMİNDE CİNSİYET EĞİTİMİ


Ergenlik dönemi insanlar için cinsel olgunluğa ulaşılan dönemdir.
Bu dönemde kızlarımızda tüylenme, vücut hatlarında yuvarlaklaşma, göğüslerde büyüme ve cinsel organda sıvı artışı olgunluğa ulaşmanın birer göstergesidir.
Cinsel olgunluğa ulaşan her canlıda oluşan biolojik ve bio-kimyasal yapıların etkisiyle cinsel davranışlarında artış görülür.
Cinsel olgunluğa ulaşma varlığını sürdürme ve soyunu devam ettirme güdüsüyle hareket etmeye yönlendirir.
Özel gereksinimli çocuklarımız fiziksel gelişim yönünden farklılık göstermediğinden Ergenlik dönemindeki tüm belirtiler onlarda da belki çok az bir gecikme ile de olsa görülür. Bu dönemde tek
fark farkındalık ile ilgilidir.

Cinsel eğitime geçiş için cinsiyet eğitimi aşağıdaki başlıklarla ilgili yapılır;
Beslenme
Giyim
Temizlik
Genel temizlik
Boşaltım sonrası
Tüylerin alınması
Menstural Bakım becerileri
Bu dönemde yapılacak çalışmalar gelişigüzel anlatım ve açıklamalardan ziyade, sistematik öğretim düzenlemelerini gerektirdiğinden Davranışçı yaklaşım esaslarına dayalı olarak öğretim yapmadaki yeterliliğimiz sonuç almamızı mutlaka etkileyecektir.

Davranışçı yaklaşıma göre;
• Pekiştirme, etkili pekiştireç belirleme, sistematik pekiştireç kullanımı, pekiştirme tarifelerini kullanabilme, vb.
• Etkin öğretim yöntemlerini bilme ve kullanabilme, öğretilecek beceriye uygun yöntemi seçerek kullanma, vb.
• Ortam düzenleme, araç hazırlama ve etkin kullanma, ön uyaran uyarlamalarını yapabilme, vb.
• Öğretim yaparken kullanılan temel yeterliliklere sahip olunması başarıyı arttıracaktır.

Beslenme
• Sağlıklı ve dengeli beslenme için uyarlamaların yapılması gerekir. Ergene sıkıntı verebilecek yiyecekleri ve bunları kontrollü tüketmenin gereği anlayabilecekleri şekilde gerekçeleriyle açıklanması yerinde olacaktır. Bu bağlamda uzman diyetisyenlere danışmaktan çekinmemeliyiz.

Giyim
• Cinsiyetine uygun olmalı, cinsler arası ortak kullanılan kıyafetlerde de cinse özgü ayrıntılar bulundurulmalıdır. Vücudu saran fakat vücut hareketine direnç oluşturacak kadar sert kumaştan yapılan giysilerden kaçınılmalıdır. Hava almayan veya sentetik içeren kumaşlardan yapılan giysilerden kaçınılmalıdır.

Temizlik
Genel temizlik

Düzenli temizlik alışkanlığı
Giyisilerin değiştirilme rutini
Banyo ve duş alma rutinleri
El ve tırnak temizliği
Gizlilik
Boşaltım sonrası temizlik aslında ilk olarak anal dönemde öğretimi yapılan bir beceridir. Bu dönemde hijyen büyük bir önem kazandığından bu becerideki yeterlilik düzeyi bir kez daha değerlendirilir. Gerekiyorsa bu eğitimin yinelenerek varsa yapılan hatalar düzeltilmeli ve alışkanlık düzeyine gelinceye kadar takip edilmelidir.

Tüylerin alınması

• Tüylerin alınması estetik amaçlı bir öğretimden ziyade, tüylenmeden dolayı oluşacak uyarımlar nedeniyle erken mastürbasyonla uğraşmamak içindir. Temizlik amacıyla yapılan bu işlemde; acı vermeyen yöntemleri tercih edilmelidir; hijyen yöntemleri tercih edilmelidir; tehlikesiz tercih edilmelidir. Amacımızın temizliği seven bir ergen yaratmak olduğu unutulmamalıdır.
Tüylerin alınması; Kol altı tüylerin alınması; Cinsel Organların tüylerin alınması olmak üzere iki ayrı vücut bölümünde işlem yapmayı gerektirir.

Kol altı tüylerin alınması
Sprey ile kol altı tüy temizliğinin öğretim basamakları

Süngeri ıslat
Her iki kol altını sil
Her iki kol altını kurula
Spreyi al
Kapağını aç
Kolunu dirseğin baş hizasına gelinceye kadar kaldır
Tüylü bölgeye spreyi sık
Diğer kol altına da sık
10-15 dk. Bekle
Kol altını ovuşturarak yıka

Krem tüy dökücüyle kol altı tüy temizliğinin öğretim basamakları
Tüpü aç
Parmağına bir miktar krem sık
Kolunu dirseğin baş hizasına gelinceye kadar kaldır
Tüylü bölgeye kremi sür
Diğer kol altına da sür
5-10 dk bekle
Plastik spatula ile kremi sıyır
Süngeri ıslat
Her iki kol altını sil


Cinsel Organların tüylerin alınması
Sprey ile cinsel organların tüy temizliğinin öğretim basamakları 
Süngeri ıslat
Penis çevresindeki tüylü bölgeyi sil
Silinen bölgeyi kurula
Spreyi al
Kapağını aç
Penisin etrafındaki tüylü bölgeye spreyi sık
-gerekirse alt beceriler konabilir
10-15 dk. Bekle
Sprey sıkılan bölgeyi ovuşturarak yıka

Krem tüy dökücüyle cinsel organların tüy temizliğinin öğretim basamakları
Tüpü aç
Parmağına bir miktar krem sık
Penisin etrafındaki tüylü bölgeye kremi sür
– gerekirse alt beceriler konabilir
5-10 dk bekle
Plastik spatula ile kremi sıyır
Süngeri ıslat
Kremli kalmaması için iyice sil

Menstural Bakım Becerileri

Mensturasyon Dönemi Hazırlık eğitimi ve menstural bakım becerileri, özel gereksinimli çocukların ergenlik döneminde cinsel eğitimlerine geçiş için planlanan cinsiyet eğitiminin diğer bir konusudur.
Menstural döneme hazırlık eğitiminin ne zaman başlatılacağına, aile ile yapılan ayrıntılı görüşme ve
gerekirse hekimin yapacağı inceleme sonrasında işbirliği içerisinde karar verilir.
Menturasyon öncesi hazırlık; Maket üzerinde hazırlık; Kendisi üzerinde hazırlık olmak üzere iki şekilde
planlanabilir.

Menturasyon dönemi eğitimi üç aşamalı olarak planlanabilir.

  • Ped değiştirme zamanının öğretimi
  • Farklı zamanlarda kullacağı pedlerin kullanımı
  • Dönem sonu ve sonrası uyarlamalar


Menturasyon Öncesi Maket Üzerinde Hazırlığın öğretim basamakları

Pedi alır
Bebekle banyoya gider
Bebeği oturtur
Bebeğin eteğini açar(Pantolonunu indirir)
Bebeğin külodunu indirir
Pedi çekerek çamaşırdan çıkarır
Pedi katlar/sarar
Pedi poşete koyar
Sarılı pedi çöpe atar
Bebeği tuvalet kağıdı ile temizler
Temiz pedi alır
Pedin kağıdını çekerek çıkarır
Pedin yapışkan yüzeyini çamaşıra yerleştirir
Bebeğin külodunu çeker
Bebeğin eteğini (pantolonunu) çeker
Pedin kağını çöpe atar
Bebeğin ellerini yıkar
Bebeğin ellerini kurular


Menturasyon Öncesi Kendi Üzerinde Hazırlığın öğretim basamakları


Pedi alır
Banyoya gider
Kapıyı Kapatır
Eteğini (Pantolonunu) indirir
Külodunu dizlerine indirir
Pedi çekerek çamaşırdan çıkarır
Pedi katlar/sarar
Pedi poşete koyar
Sarılı pedi çöpe atar
Tuvalet kağıdı ile temizlenir
Temiz pedi alır
Pedin kağıdını çekerek çıkarır
Pedin yapışkan yüzeyini çamaşıra yerleştirir
Külodunu çeker
Eteğini (pantolonunu) çeker
Pedin kağını çöpe atar
Ellerini yıkar
Ellerini kurular

Kaynak: http://www.otizmvakfi.org.tr

Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam230
Toplam Ziyaret66191124
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.256532.3857
Euro34.999135.1393
Hava Durumu
Saat